Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4035 Esas 2020/6599 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4035 Esas 2020/6599 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/4035
Karar No : 2020/6599
Karar Tarihi : 05/11/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4035 Esas 2020/6599 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/4035 E.  ,  2020/6599 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulün dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Gıda San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin yolcu olarak içinde bulunduğu, davalıların işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın tek taraflı kazasında desteğin öldüğünü açıklayıp desteğin geride kalan anne babası için ayrı ayrı 500,00 TL maddi tazminat ile, 40.000,00 TL manevi tazminatın, desteğin geride kalan kardeşleri için ayrı ayrı 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, bozma ilamına, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; manevi tazminata ilişkin açılan davanın kısmen kabulü ile davacılar ... için 15.000,00 TL, ... için 15.000,00 TL, ... için 10,000,00 TL, ... için 10.000,00 TL, ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline, maddi tazminat talepleri yönünden konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davalı ...Gıda San. Tic. Ltd. Şti. vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... Gıda San.Tic.Ltd.Şti. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında,
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların “bir miktar fazla” olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de,
    Davacıların manevi tazminat istemleri kısmen red edildiğine göre, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına, red edilen manevi tazminat miktarları yönünden, ihtiyari dava arkadaşı olan her bir davacı aleyhine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yönde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Gıda San.Tic.Ltd.Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Gıda San.Tic.Ltd.Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı Gıda San.Tic.Ltd.Şti. yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Gıda San. Tic. Ltd. Şti"ne geri verilmesine, 05/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara