Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3435 Esas 2021/1455 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3435 Esas 2021/1455 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/3435
Karar No : 2021/1455
Karar Tarihi : 17/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3435 Esas 2021/1455 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/3435 E.  ,  2021/1455 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen menfi tespit ve alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili, muris ...ın vefat etmeden önce davalı ...."den kullandığı krediler nedeni ile diğer davalı ...."den hayat sigortası yaptırdığını, ..."ın 10/08/2012 tarihinde vefat etmesi üzerine kredi borcunun mirasçılardan istendiğini, bunun üzerine davalı bankaya 7.499,00 TL ödeme yaptıklarını, sigorta poliçelerinde sigorta pirimlerinin kredi kartından alınması yönünde davacıların murisinin talimatının bulunduğunu, sigorta poliçeleri ile vefat tarihinde vefat teminat bedellerinin banka kredi borcunu karşılayacağını belirterek davalı ...."nin sigorta poliçelerinde daini mürtehin olması nedeni ile davacıların borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ait talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla sigorta poliçelerinde belirtilen vefat teminat limitlerinden daini mürtehin olan davalı ...."nin alacakları düşüldükten sonra kalan ve bankaya murisin ölümünden sonra ödenen bedeller karşılığı olan 7.500,00 TL"nin vefat tarihi itibariyle ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı .... vekili, görev ve husumetten davanın reddi gerektiğini, davacıların murisinin müvekkili bankanın ...Şubesi’nden 25.04.2008 tarihinde 100.000,00 TL bedelli 60 ay vadeli ve 4.140,00 TL bedelli 60 ay vadeli konut destek kredisi ile 24.12.2009 tarihinde 7.360,00 TL bedelli 60 ay vadeli konut destek kredisi kullandığını, ...’ın müvekkili banka ile imzalamış olduğu kredi sözleşmeleri sebebiyle yapılan hayat sigortası poliçelerinin bir kısmının müşterinin hesabının müsait olmaması ve kredi kartından poliçe bedellerinin ödenmesi hususunda talimat verilmemiş olması nedeniyle iptal edilerek kendisine bilgi verildiğini, ...’ın tahsilatsızlık sebebiyle iptal edilen sigorta poliçelerinden yenilenmeye çalışılan poliçelerin dahi yine tahsilatsızlık sebebiyle iptal olduğunu, asla kabul anlamına gelmemek kaydı ile ilgili dönemlerde ...’ın müvekkili banka nezdinde geçerli bir kredi kartının da mevcut olmadığını, ...’ın vefat tarihi olarak bildirilen 10.08.2012 tarihinde geçerli olan 1 adet 5083524 numaralı hayat sigorta poliçesinin vefat teminat bedeli olan 5.000 TL"nin 23.11.2012 tarihinde ... Emeklilik ve Hayat A.Ş. tarafından müvekkili bankaya ödendiğini ve müşterinin müvekkili bankaya olan borcundan mahsup edildiğini, müşterinin vefat tarihi itibariyle geçerli olan başka bir hayat sigortası olmadığı için müvekkili bankaya olan borçlarının devam ettiğini, gerek kanunen gerekse sözleşmesel olarak müvekkili bankanın kredi kullanan müşterilerine hayat sigortası yaptırma veya yenileme zorunluluğu bulunmadığını, neticede vefat tarihinden önce sigorta poliçelerinin primleri ödenmediğinden sigortalarının iptal edildiğini, hayat sigortası yapılmasının davacıların murisi tarafından kredi sözleşmesi ile açıkça kabul edilmiş olduğundan aksi yönde düşünmenin irade özgürlüğü ilkesine aykırı olduğunu, davacılarca iadesi talep edilen 7.499 TL"lik ödeme hesap hareketlerinde yer almadığından davacıların bu talebinin de haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... Finans Emeklilik Hayat A.Ş. vekili, davanın görev yönünden reddi gerektiğini, davalı ...."nin daini mürtehin olması nedeni ile davaya muvaffakatinin alınmasının gerektiğini, müvekkili sigorta şirketine husumet yöneltilemeyeceğini, davacıların murisi ... tarafından vefat tarihinden önce çeşitli tarihlerde sigorta poliçesi düzenlendiğini, bir kısım poliçelerin sürelerinin dolduğunu, bir kısım poliçelerin ise pirim ödenmemesi nedeni ile iptal
    edildiğini, murisin vefat tarihi itibariyle 5083524 nolu poliçenin yürürlükte olduğunu, sertifikada belirtilen 5.000,00 TL teminat bedelinin daini mürtehine murisin borçları nispetinde ödendiğini, başkaca geçerli sigorta sertifikası bulunmadığından mirasçılar tarafından açılan davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın reddine dair karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
    Davacı taraf, davacılar murisi ... için davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen Uzun Süreli Kredi Grup Hayat Sigortası Katılım Sertifikaları ile belirlenen vefat tazminatının ödenmesi istemiyle dava açmış; davalı sigorta şirketi, murisin vefat tarihini kapsayan poliçelerin primlerinin ödenmemesi nedeniyle, katılım sertifikalarının iptal edildiğini ve sertifikaların yürürlükte olmadığı dönemde ölüm rizikosunun gerçekleştiğini savunmuş; mahkeme ise, davalı bankanın kredi borçlusunu sigorta priminin ödenmemesi halinde uyarma yükümlülüğü bulunmadığı, davacı tarafça da hayat sigortası priminin ödendiği iddiasının kanıtlanamadığı, bu nedenle davacıların sigorta poliçelerine dayalı olarak davalı banka ve davalı sigorta şirketinden talepte bulunamayacakları belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacılar murisinin "sigortalı" olduğu, 4 adet vefat tarihini kapsayan Uzun Süreli Kredi Grup Hayat Sigortası Katılım Sertifikasının bulunduğu, bu poliçeler incelendiğinde, 5083524 numaralı poliçe nedeniyle teminat bedelinin sigorta şirketi tarafından davalı bankaya ödendiği; 4656519, 4766435, 2904649 nolu poliçelerin prim ödemelerinin yapılmadığı gerekçesiyle iptal edildiği belirtilmiştir. Bu 3 poliçede de "sigorta ettiren" sıfatının, davalı ..."ye ait olduğu; 4656510 nolu poliçenin 12.04.2012 tanzim, 12.04.2012-12.04.2014 başlangıç bitiş tarihli, sigorta süresinin 2 yıl, ödeme şeklinin taksitli, ödeme devresinin aylık, vefat teminatının 1. yıl 42.000,00 TL olduğu; 4766435 nolu poliçenin 10.05.2012 tanzim, 10.05.2012-10.05.2015 başlangıç bitiş tarihli, sigorta süresinin 3 yıl, ödeme şeklinin peşin, ödeme devresinin yıllık, vefat teminatının 1. yıl 5.135,00 TL olduğu; 2904649 nolu poliçenin 18.01.2011 tanzim, 18.01.2011-2013 başlangıç bitiş tarihli, sigorta
    süresinin 2 yıl, ödeme şeklinin taksitli, ödeme devresinin aylık, vefat teminatının 2. yıl 32.713 TL olduğu anlaşılmaktadır.
    Poliçelerin incelenmesinde, davacılar murisi ..."ın poliçelerde numarası bildirilen mevduat hesabından, sigorta süresi içerisinde kredi kartının yenilenmesi veya değiştirilmesi durumunda tahsilatların yeni kredi kartı hesabından, poliçelerin primlerinin tahsili konusunda sigortacıya yetki verdiği; prim borcunun hesaptan tahsil edilememesi halinde borcu nakit olarak ödeyeceği yönünde taahhütte bulunduğu da poliçeler ve beyan formlarıyla sabittir.
    5083524 nolu poliçe 24.07.2012-2015 vadeli olup prim tahsilatı yapılmış ve poliçe teminatı davalı bankaya ödenmiştir.
    Davacılar murisinin sigortalı olduğu dava konusu edilen poliçeler yönünden, primlerin tahsil edileceği banka hesabının müsait olmaması nedeniyle primlerin tahsil edilemediği hususunun; ayrıca, prim ödemesi yapılmamış olması nedeniyle poliçenin iptal edildiğinin davacılar murisi sigortalı ..."ın poliçe tanziminde bildirdiği cep telefonuna gönderilen mesajlarla bildirildiği; bu şekilde yapılan bildirimin, poliçedeki özel şart gereği geçerli bir bildirim olduğunun kabul edilmesi gerekir. Bu itibarla; 4656519, 4766435, 2904649 numaralı poliçelerde sigorta ettiren sıfatıyla yer alan ... A.Ş. tarafından, sigortalı ..."ın mevduat hesabından davalı sigorta şirketine poliçe primlerinin aktarıldığı gözetilmek suretiyle; hesabın müsait olmaması nedeniyle prim aktarımı gerçekleştiremedikleri şeklinde gönderilen mesaj tarihlerini kapsayan banka mevduat hesabı hareketlerine ilişkin eksik belgelerin temin edilmesi; daha sonra, anılan tarihlerde murisin poliçede belirtilen hesaplarının ve sigorta ettiren banka nezdindeki diğer hesaplarının/kredi kartlarının geçerlilik ve prim tahsilatı için müsait olup olmadığı konusunda mali müşavir ve sigorta hukukçusu bilirkişilerden oluşan heyetten alınacak raporla denetim sağlanması; kredi kartlarından prim tahsilatı için yetki verildiği kredi kartlarının geçerlilik süresi, süre bitimi varsa kartların yenilenmesi konusunda MK 2. md. hükmünün gözetilerek prim vade tarihleri itibariyle hesabın müsait olmadığının saptanması halinde, davalı tarafça gönderilen mesajlarla poliçenin sona erdirildiği de dikkate alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 17/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara