Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/807 Esas 2020/1661 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/807 Esas 2020/1661 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/807
Karar No : 2020/1661
Karar Tarihi : 18/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/807 Esas 2020/1661 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/807 E.  ,  2020/1661 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :... Bölge Adliye Mahkemesi 4.Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından davacı ... hakkındaki maddi tazminat ile sınırlı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davalıların sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacıların murisinin sevk ve idaresindeki araca çarpması neticesinde desteğin vefat ettiğini, şerit ihlali yapan ve alkollü araç kullanan davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu davacıların destekten yoksun kaldıklarını beyanla eş ... için 10.000,00 TL, oğul ... için 5.000,00 TL destekten yoksunluk tazminatı ile ayrı ayrı 100.000,00 TL manevi tazminatın, baba ... ve anne ... için ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminatın, kardeşler ... ve ... için ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminatın, sigorta şirketini poliçe limiti ile sorumlu tutarak kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini eş ... için 156.100,90 TL, çocuk ... için 30.664,61 TL"ye yükseltmiştir.
    Birleşen 2012/410 Esas numaralı dosyada ise eş ... ve çocuk ... için asıl davada istenen destekten yoksunluk tazminatının müşterek ve müteselsil sorumlu olan trafik sigortacısı ... Sigorta A.Ş"den asıl davalı ... ile müşterek ve müteselsilen sorumlu olarak tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ...Ş. vekili, sigortalının kusurunun ve zararın ispatlanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, davalının kusuru bulunmadığından, davacıların desteğinin kusurunun da nazara alınması gerektiğinden, istenen tazminatların fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl dosya ve birleşen 2012/410 esas sayılı dosya yönünden davanın kısmen kabulü ile 156.100,90 TL destekten yoksun kalma tazminatı alacağının 14/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... (...) Sigorta A.Ş"den müştereken ve mütesilsilen tahsili ile davacı ...’e ödenmesine, 27.696,04 TL destekten yoksun kalma tazminatı alacağının 14/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... (...) Sigorta A.Ş"den müştereken ve mütesilsilen tahsili ile davacı ..."a (... oğlu) ödenmesine, davacı ... için 15.000,00 TL, davacı ... oğlu ... için 10.000,00 TL davacı ... babası ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 7.500,00 TL, davacı ... için 5.000,00 TL ve davacı ... için 5.000,00 TL manevi tazminat alacağının 14/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’den tahsiline karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesince, davacılar vekili ile davalı ... vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından davacı ... hakkındaki maddi tazminat ile sınırlı olarak temyiz edilmiştir.
    İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı ... vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, her ne kadar karar başlığında Bölge Adliye Mahkemesinin başkan, üyeler ve zabıt katibinin ad, soyadı ve sicilleri HMK"nın 359/a-b-g maddesine aykırı olarak yer almamış ise de, bu hususun mahallinde düzeltilmesinin mümkün maddi hata olarak değerlendirilmesine ve temyiz nedenine göre Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile davacı ... hakkındaki maddi tazminata ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 7.997,44 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."den alınmasına 18/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara