Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/792 Esas 2020/2060 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/792 Esas 2020/2060 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/792
Karar No : 2020/2060
Karar Tarihi : 25/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/792 Esas 2020/2060 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/792 E.  ,  2020/2060 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ..., ..., ..., ..., ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı borçlular ... ve ... hakkında takip yaptıklarını takibin semeresiz kaldığını, borçluların alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazlarını diğer davalılara sattıklarını, davalı üçüncü kişilerinde taşınmazları ellerinden çıkardıklarından bedellerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar, haksız açılan davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, dava konularından 35 ve 55 nolu bağımsız bölümleri satın alan davalı ... ve..."in borçluların yanında çalışan insanlar olduğundan ve düşük bedeller ile satın aldıklarından, bu kişiler ile ilgili davanın kabulü ile davalı ..."nin 222.500,00 TL davalı ..."in 180.000,00 TL olan taşınmazın devir tarihindeki gerçek değeri ve faiziyle sınırlı olmak üzere asıl borçlu ile sorumlu tutulmalarına, dava konusu 34 ve 11 nolu bağımsız bölümleri satın alan davalılar ... ve ..."ın muvazaalı satın aldıkları ispatlanmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ..., ..., ..., ..., ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK"nun 277 maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekili ve davalı ..., ..., ..., ..., ... vekillerinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davanın İİK"nun 283/2 maddesi gereğince bedele dönüşmesi halinde, üçüncü kişinin davacının alacağından fazla olmayacak şekilde bu bedel ile sorumlu olması gerekir, bedel üzerinden faiz yürütülmesi mümkün olmadığı gibi borçlular borçları ile sorumlu iken birde bu bedelden sorumlu tutularak mükerrer borç altına girecek şekilde bu bedelden sorumlu olmaları mümkün olmadığı halde aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    3-Davalılar ... hakkındaki dava kısmen ve... hakkındaki dava tümden kabul edilmesine rağmen karar 4. ve 6. bentlerde bu davalıların yargılama giderinden 5. bende ise davacı lehine takdir edilen vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması doğru değildir.
    4-Davalılar ... ve... arasındaki tasarruf iptal edildiği halde hükmün 8.bendinde bu davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmesi de isabetsizdir.
    5-Davalılar... ve ... hakkındaki dava kabul edilmesine rağmen anılan hükmün 11. ve 12.bentlerinde anılan davalılar lehine yargılama giderinin davacıdan tahsiline karar verilmesi de isabetsizdir.
    6-Davalı ... hakkındaki dava red edildiği halde yargılama giderlerinden sorumlu tutulması ve lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi de hatalı olmuştur.
    7-Davalı ... hakkındaki dava kabul edilmesine rağmen yargılama giderinden sorumlu tutulmaması ve davacı lehine bu dava konusu taşınmaz yönünden vekalet ücreti takdir edilmemesi de isabetsiz olmuştur.
    8-Davalı ...’in ...’a sattığı taşınmaz ile ilgili dava red edildiğine göre davalı ... yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi ve davalı ... taşınmazı borçlu ...’ten almasına rağmen hükümde ...’ten aldığı şeklinde yazılması da hatalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılar ..., ..., ..., ..., ... vekillerinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2)-(3)-(4)-(5)-(6)-(7)-(8) nolu bentlerde yazılan gerekçelerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı vekili ve davalılar ..., ..., ..., ..., ..."ya geri verilmesine, 25/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara