Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3142 Esas 2020/856 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3142 Esas 2020/856 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/3142
Karar No : 2020/856
Karar Tarihi : 06/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3142 Esas 2020/856 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/3142 E.  ,  2020/856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili tarafından tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili, davacıların oğlu..."nın davalı ... nezdinde trafik sigortalı ...plakalı araç ile seyir halinde iken karşı yönden gelen kamyonun çarpışması neticesinde davacıların oğlu, gelini ve torunun vefat ettiğini, davacıların ölenlerin desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak üzere kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalı ... şirketinden 3.000,00 TL maddi tazminatın tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davacı ..."nın sigortalı olup 3. şahısların zararların karşılanılması amacıyla yapılan iş bu trafik poliçesinden yararlanmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen hüküm; Dairemizin 22.06.2016 gün 2016/7814 Esas 2016/7648 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; davacı ... tarafından açılan davanın reddine, davacı ... yönünden davanın kabulü ile 11.847,28 TL destekten yoksun kalma tazminatının 28.02.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazının reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelemesine gelince; dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
    Yerel mahkemenin 2014/597-2015/511 E-K sayılı ilk kararını davalı vekili sadece davacı ... yönünden temyiz etmiş, davacı ... yönünden temyiz etmemiş; davacılar vekili ise her bir davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek temyiz etmiştir. Yerel mahkemenin 2014/597-2015/511 E-K sayılı kararı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Dairemizin 22.06.2016 gün 2016/7814 Esas 2016/7648 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş olup, davacılar vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazları ise kabule göre eleştirilmiştir. Böylelikle, davacı ... yönünden 2014/597-2015/511 E-K sayılı yerel mahkeme kararı kesinleşmiş olduğundan ve bu davacı hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Bu davacı yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yeniden hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 18,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara