Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/10398 Esas 2021/1529 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/10398 Esas 2021/1529 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/10398
Karar No : 2021/1529
Karar Tarihi : 17/02/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/10398 Esas 2021/1529 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/10398 E.  ,  2021/1529 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Bölge Adliye Mahkemesi"nce verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, verilen direnme kararının davalı vekili tarafından temyizi üzerine, dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa"nın geçici 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davacı adına kayıtlı ve davalı şirket nezdinde kasko sigortalı aracının 13/01/2016 tarihinde park halinde iken çalındığını, sigorta şirketine yapılan başvurunun 27/02/2016 tarihli cevabi yazı ile reddedildiğini, oysa müvekkilinin zararının poliçe kapsamında giderilmesi gerektiğini belirterek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL tazminatın başvuru tarihinden işletilecek ticari faizi ile birlikte davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 26/12/2016 günlü ıslah dilekçesi ile de; istek miktarını poliçedeki "Yeni değer Teminatı" klozu nedeniyle 291.999,60 TL"ye çıkarttıklarını bu miktarın davalı ... şirketine başvurulduğu tarihten itibaren işletilecek faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini açıklamıştır.
    Davalı ... vekili cevabında; çalınma olayının aracın ikinci yedek anahtarı ile gerçekleştirildiğini, aracın çalınması halinde araç içinde araç asıl anahtarının yada yedek anahtarının bırakılmış olması halinin poliçe gereğince teminat dışı hal olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; başvurunun reddine karar verilmiş, davacı vekilinin sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetine itirazı üzerine itiraz hakem heyetince; davanın kısmen kabulü ile 200.000,00 TL sigorta tazminatının talep doğrultusunda 20/04/2016 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte sigorta kuruluşundan alınarak başvuru sahibine ödenmesine, bakiye talebin reddine karar verilmesi üzerine; İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf yasa yoluna başvurulmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesince verilen, davalı ...Ş vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik istinaf isteklerinin esastan reddine, davacı ... vekilinin İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik istinaf itirazının kısmen kabul ve kısmen reddi ile, istinaf istemine konu Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, 200.000,00 TL sigorta tazminatının 27.02.2016 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı ... şirketinden alınarak davacı ..."a verilmesine; fazlaya ilişkin isteğin reddine dair kararın davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce, dava konusu aracın torpido gözünde bulunan 2. yedek anahtarla çalındığının tarafların kabulünde olduğu,Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.4.11 maddesinde;“araç anahtarlarının ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda ele geçirilmesi suretiyle aracın çalınması ve çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar” ile A.4.12 maddesinde "ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda kaybolan ve çalınan anahtarlar dolayısıyla aracın kilit mekanizmasının değiştirilmesi nedeniyle uğranılan zararlar" ek sözleşme ile teminat kapsamına dahil edilebilecek zararlardan olduğu belirtilmesine rağmen, dosyaya 2. yedek anahtarla çalınma halinin ek teminat kapsamına alındığına dair sözleşme ibraz edilmediği, bununla birlikte, aracın torpido gözünde 2. bir yedek anahtar bulunduğu hususunda davacının bilgilendirilmesi davalı ... Şirketinin yükümlülüğünde olmadığı gibi, davacının torpido gözünde yedek anahtar bulunduğunu bilmediği savunmasının da eldeki uyuşmazlıkta kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davalı yararına bozulmasına karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesince, 18.06.2019 tarih, 2019/1393 Esas ve 2019/1260 Karar sayılı ilamı bozma ilamına karşı direnilmiş ve direnme kararı da davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 19.06.2020 tarih, 2019/4-2019/1 sayılı kararı ile 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi ile kurulan sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetinin Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra itiraz üzerine verilen kararlarının temyiz kanun yoluna tabi olduğu kararlaştırıldığından, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk
    Dairesi"nin 02.11.2017 tarih ve 2017/511 E. 2017/779 K. Sayılı istinaf başvurularının esastan re/kımsen kabulü kararının, -buna bağlı olarak Dairemizin 20.12.2018 tarih, 2018/3356 Esas ve 2018/12591 Karar sayılı bozma ilamı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi"nce verilen 18.06.2019 tarih, 2019/1393 Esas ve 2019/1260 Karar sayılı direnme ilamı hükümsüz kalmakla- kaldırılarak davacı ve davalı vekillerinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
    2-Dava; taraflar arasında düzenlenen ve hırsızlık teminatını içeren sigorta poliçesine dayalı olarak aracın çalınması nedeniyle sigorta tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
    Mal sigortaları türünden olan kasko sigortası poliçesinin teminat kapsamını belirleyen Kasko Sigortası Genel Şartları A.5.6 “Teminat Dışında Kalan Zararlar” başlıklı bölümde; “Araca, sigortalı veya fiillerinden sorumlu bulunduğu kimseler veya birlikte yaşadığı kişiler tarafından kasten verilen zararlar ile sigortalının fiillerinden sorumlu olduğu kimseler veya birlikte yaşadığı kişiler tarafından sigortalı aracın kaçırılması veya çalınması nedeniyle meydana gelen zararlar sigorta teminatının dışındadır.” denilmiştir.
    Taraflar arasında akdedilen 23/04/2015 tarihli kasko sigortası poliçesinin 4.11 nolu maddesinde; “Araç anahtarının ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda ele geçirilmesi suretiyle aracın çalınması ve çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarların teminat kapsamında olduğu düzenlenmiştir. Bununla birlikte poliçede araç anahtarının araç üzerinde bırakılması, kapısı camı kapalı kapalı da olsa asıl ve yedek anahtarın araç içerisinde bulunması sonucunda aracın çalınması teminat kapsamı dışında bırakılmıştır.
    Somut olayda,davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede rizikonun gerçekleştiği 13.01.2016 günü davaya konu aracın park halinde iken camları kırılmak suretiyle çalındığını beyan ederek tazminat talebinde bulunmuş, Sigorta Hakem Heyetince aracın teknik özelliklerine ilişkin bilgilendirme yükümlülüğünün aracı satan bayiye ait olduğu, başvuranın para çantası ve adaptörünün torpido gözü açıldığında görülebileceğinden; anahtardan haberdar olmadığını ileri süremeyeceği, bu nedenle Kasko Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları uyarınca asıl veya yedek anahtarla aracın çalınmasının teminat kapsamında olmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar vermiştir.
    Dava konusu aracın torpido gözünde bulunan 2. yedek anahtarla çalındığı tarafların kabulündedir. Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.4.11 maddesinde; “araç anahtarlarının ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda ele
    geçirilmesi suretiyle aracın çalınması ve çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar” ile A.4.12 maddesinde "ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda kaybolan ve çalınan anahtarlar dolayısıyla aracın kilit mekanizmasının değiştirilmesi nedeniyle uğranılan zararlar" ek sözleşme ile teminat kapsamına dahil edilebilecek zararlardan olduğu belirtilmesine rağmen dosyaya ek teminat kapsamına alındığına dair sözleşme ibraz edilmemiştir. Bununla birlikte, aracın torpido gözünde 2. bir yedek anahtar bulunduğu hususunda davacının bilgilendirilmesi davalı ... Şirketinin yükümlülüğünde olmadığı gibi,davacının torpido gözünde yedek anahtar bulunduğunu bilmediği savunmasının eldeki uyuşmazlıkta kabul edilemeyeceği de açıktır.
    Tüm bu hususlar gözetilerek tarafları bağlayıcı poliçe özel şartı gereği hırsızlık olayının teminat kapsamında olmadığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm veren STK İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulması gerekmiştir.
    3-Bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi"nin 18.06.2019 tarih, 2019/1393 Esas ve 2019/1260 sayılı ilamının KALDIRILMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,(3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 17/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara