Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2613 Esas 2020/963 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2613 Esas 2020/963 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/2613
Karar No : 2020/963
Karar Tarihi : 10/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/2613 Esas 2020/963 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/2613 E.  ,  2020/963 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, davalı ..."ın idaresindeki aracı ile yol ayrımında müvekkillerinin oğlu ..."a çarparak yaralanmasına ve malul kalmasına neden olduğunu belirterek müvekkili ... için işgücü kaybından dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."dan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 05.03.2015 tarihli dilekçesi ile, 11.2.2015 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talebini 94.797,37 TL"ye yükseltmiş, dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan (sigorta şirketinin sorumluluğu limitle sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... Sigorta A.Ş. Vekili, kusur durumunun netleşmesi için ceza dosyasının beklenilmesini, 6111 sayılı Kanunun geçici 1. Maddesi gereğince sigorta şirketlerinin
    tedavi gider sorumluluğunun ortadan kalktığını, davacıya resmi kurumlardan yapılan ödemelerin mahsup edilmesini, davacının meydana gelen olayda kusurlu olduğunu, faiz talebinin olay tarihinden itibaren istenilmesinin hukuki olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin kusurunun olmadığını, açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu belirterek, ceza dosyasının sonucunun beklenilmesini ve neticede davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davalılardan sigorta şirketi poliçe limitiyle sınırla kalmak kaydı ile 94.797,37 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, 5.000,00 TL manevi tazminatın 28/06/2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı ..."dan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiş, hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekili ve davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54"te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun mal varlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
    Somut olayda davacı ..."ın yaralanıp geçici iş göremediğinden bahisle de maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Davacı ... kaza tarihinde 18 yaşından küçük olup hükme esas alınan ATK raporuna göre davacının %35,2 sürekli maluliyet oranı tayin edildiği, iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
    Hesap bilirkişisi tarafından davacı ... için kaza tarihinden itibaren 9 ay için geçici iş göremezlik tazminatı hesabı yapılmış, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacı ... için daimi maluliyet yanında (5.859,72 TL"den kusur indirimi yapılmak suretiyle) 2.343,88 TL geçici iş göremezlik tazminatına da hükmedilmiştir.
    Davacı ... kaza tarihinde 6 yaşında olup kaza tarihindeki yaşı itibariyle kazanç getiren herhangi bir işte çalışması söz konusu olamayacağı ve bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan bahsedilemeyeceğinden bu zararın oluştuğunun kabulü doğru değildir. Bu nedenle mahkemece geçici işgöremezlik zararı bulunmadığının gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... Sigorta A.Ş. Vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara