Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3003 Esas 2020/1980 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3003 Esas 2020/1980 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/3003
Karar No : 2020/1980
Karar Tarihi : 24/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3003 Esas 2020/1980 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/3003 E.  ,  2020/1980 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracı sevk ve idare eden davacının eşi ..."ın yaptığı tek taraflı kazada öldüğünü, davacının ölen eşinin desteğinden yoksun kaldığını belirterek, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000,00 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 09.05.2014 tarihli artırım dilekçesiyle, taleplerini 58.359,20 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 58.359,20 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen hükmün, davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 27.03.2017 tarih, 2014/21017 Esas ve 2017/3216 Karar sayılı ilamı ile; "davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı; ancak, ölüm tarihi itibariyle pasif dönemde bulunan desteğin geliri belirlenirken, bekar ve çocuksuz kişi için saptanan AGİ bedeli dahil olacak şekildeki asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğu; pasif döneme ilişkin hesaplamanın, AGİ dahil edilmemiş asgari ücret üzerinden yapılması konusunda ek rapor alınıp karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 58.359,20 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; daha önce temyize konu edilip incelenen ve kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin mümkün olmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Mahkeme tarafından bozmadan önce yürütülen yargılamada alınıp hükme esas alınan 20.04.2014 tarihli aktüerya raporunda, davacı için 58.359,20 TL. tazminat hesaplanmış; davacı taraf bu rapora itiraz etmemiş ve rapordaki bedel üzerinden davasını ıslah etmiş; mahkemece, ıslah doğrultusunda maddi tazminata hükmedilmiş; Dairemizin bozma ilamıyla, desteğin pasif devresine esas gelirinin AGİ dahil edilmemiş asgari ücret olarak esas alınması gerektiğinin gözetilmeyişi hatalı bulunarak, hüküm bu yönden bozulmuştur.
    Bozma kapsamında yürütülen yargılamada, tazminat hesabı için yeniden alınan 20.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda, rapor tarihindeki verilere göre hesaplama yapılmış; mahkemece, bu raporda hesaplanan miktar üzerinden ve bozma öncesindeki ıslahın kapsamına göre hüküm tesis edilmiştir.
    Oysa; sadece davalı taraf lehine ilk hükmün bozulduğu ve bozma ilamının kapsamı; davacı tarafın, ilk hükmü temyiz etmediği ve ilk hükme esas alınan 20.04.2014 tarihli hesap raporuna itirazının bulunmadığı; bozma ilamının kapsamında belirtilen yönler dışında 20.04.2014 tarihli rapor yönünden davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu dikkate alındığında, benimsenen aktüer raporu hükme esas almaya elverişli değildir.
    Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; bozma öncesindeki ilk hükme esas alınan 20.04.2014 tarihli rapor yönünden davalı taraf lehine oluşan kazanılmış hakkın korunmasını temin etmek üzere, 20.04.2014 tarihindeki verilere göre (desteğin pasif devredeki geliri AGİ dahil edilmemiş asgari ücret olarak esas alınmak suretiyle) tazminat hesabının yapılması konusunda, rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    Kabule göre; mahkemenin bozma öncesi verdiği karar üzerine, ilamlı icraya konu edilen alacak için, ... 25. İcra Müdürlüğü"nün 2014/17226 sayılı dosyasına ödeme yapıldığı davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürüldüğünden, anılan icra dosyası getirtilip, ödeme varsa bu ödemenin de değerlendirilmemesi doğru değildir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 24/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara