Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2152 Esas 2021/2570 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2152 Esas 2021/2570 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2020/2152
Karar No : 2021/2570
Karar Tarihi : 10/03/2021
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/2152 Esas 2021/2570 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2020/2152 E.  ,  2021/2570 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 09.03.2021 Salı günü davacı vekili Av. ... geldi. Davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, 07/04/2014 tarihinde davalıların sürücü, işleten ve trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kazada, davacının aracın arka koltuğunda bulunduğunu, kaza sonucu yaralanarak iş ve çalışma gücünün önemli ölçüde azaldığını ve uzuv tatili geçirecek şekilde yaralandığını, davalı ..."ın kaza sonrasında ambulans çağırmadığını ve kazayı polise bildirmediğini, yardım istemediğini, bu davranış biçiminin aracı kullanıp kaza yapan bir kişinin davranış biçimi olduğunu ve paniklediğini beyanla, şimdilik kaza tarihinden geçerli yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL manevi tazminat ve 50.000,00 TL iş ve çalışma gücü kaybına bağlı maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., olay günü yaşanan durumla ilgili olarak atılan suçlamaları kabul etmediğini, aracı kendinin sürmediğini, davacı ..."ın kullandığını, olay günü annesinin Konya"ya hastaneye ablasını ziyarete gittiği sırada annesinden habersiz bir şekilde ..."un geldiğini, ... ve ... ile buluşacağını söyleyerek kendisini çağırdığını, annesinden habersiz aracını alıp onlarla buluştuğunu, alkol alıp kızlarla gezdiklerini, bu sırada ..."un aracı sürmek istediğini ve kendisinin arka koltuğa geçtiğini, kazanın bu haldeyken meydana geldiğini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...Ş. vekili, aracı kullanan şahsın davacı olduğunun ifade edildiğini, sigorta şirketinden talepte bulunma haklarının olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla aracın davacı yanca kullanılmadığının tespit edilmesi halinde ise; davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının tespiti gerektiğini, malul kalan şahsın gelirinin somut belgelerle ispat edilmesini ve dava konusu olayda hatır taşıması olup olmadığının araştırılması gerektiğini, kusur durumunun tespit edilmesiyle kaza tespit tutanağının taraflarına tebliğ edilmesini, alkol ve ehliyet durumu hususundaki beyanlarını saklı tutmak istediklerini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., aracın kendi adına kayıtlı olduğunu, olay tarihinde evde olmadığını, aracın anahtarının vestiyerde asılı olduğunu, evden çıktıktan sonra oğlunun geldiğini ve arabanın anahtarını aldığını, bu sırada arkadaşlarıyla buluşup kaza yaptığını, kazanın nasıl meydana geldiği konusunda bilgisinin olmadığını ancak aracı oğluna kullanması için vermediğini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nun 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya
    uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 4,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara