Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1126 Esas 2016/5466 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1126 Esas 2016/5466 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2016/1126
Karar No : 2016/5466
Karar Tarihi : 04/05/2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1126 Esas 2016/5466 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/1126 E.  ,  2016/5466 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, 02.07.2014 tarihinde davalı ... Yapı İnş. Nak Ltd. Şti’ye ait, sürücü ... idaresindeki araç ile kusurlu olarak müvekkiline ait park halindeki araca çarparak 23.500,00 TL’lik hasar verdiğini, araç değer kaybı için 6.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini istemiştir.
    Davalı ... ile diğer davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile 4.108,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları reddedilmiştir.
    2- Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının tazmini istemine ilişkindir.

    Hükme esas alınan 28.09.2015 tarihli bilirkişi raporunda, aracın kaza öncesi piyasa rayiç bedeli hasarlı parçaların oranlanması yöntemi ile aracın değer kaybının 4.108,00 TL olduğu belirtilmiştir. Oysa davacının talep ettiği değer kaybı, aracın olay tarihindeki 2.el piyasa rayiç değeri (aracın km"si, modeli, kullanım tarzı, önceden hasarlı olup olmadığı vs gözönünde tutularak) ile aracın gerekli onarımları yapıldıktan sonraki haliyle piyasa değeri arasındaki farktır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda değer kaybı bu yönteme göre belirlenmemiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz olup hüküm kurmaya elverişli değildir.
    SONUÇ: Davalılar vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 04/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara