Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3505 Esas 2020/6737 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3505 Esas 2020/6737 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2019/3505
Karar No : 2020/6737
Karar Tarihi : 09/11/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3505 Esas 2020/6737 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/3505 E.  ,  2020/6737 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf isteminin kabulüne ilişkin kararın süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekil, 06/08/2011 tarihinde, davalı ..."ın sevk ve idaresindeki ... plakalı dorseli çekiciyle aynı yönde seyreden sürücü ... idaresindeki ... plakalı araca arkadan çarpması neticesinde ... plakalı aracın önce ... idaresindeki ...plakalı araca savrularak çarptığını, daha sonra emniyet şeridi dışında su kanalı ve yeşil alanda çöp toplayan belediye temizlik işçisi ..."e çarparak
    ölümüne sebep olduğunu, meydana gelen trafik kazada davalı ..."ın %100 kusurlu olduğunu, davacıların maddi ve manevi olarak destekten yoksun kaldıklarını, kazaya neden olan aracın trafik sigortacısı olan davalı ...Ş."ye yapılan başvuru üzerine 04/07/2012 tarihinde 91.546,29 TL ödeme yapıldığını ancak bu ödemenin gerçek zararı karşılamadığını belirterek davalı ...ş. tarafından yapılan ödemenin mahsubu ile belirsiz alacak olarak, şimdilik bakiye 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı eş ...için 100.000,00 TL, küçük çocuklar ...,... ve ... için 20.000"er TL, ...,... ve ... için 15.000"er TL olmak üzere toplam 225,000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ile ... Ürünleri Pazarlama Inş Oto Gıda San Ve Tic Ltd Şti"den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 04.10.2016 tarihli dilekçesinde, maddi tazminat talebini bilirkişi raporu doğrultusunda davacı ... için 33.930,64 TL, davacı ... için 2.508,25 TL, davacı ... için 3.218,31TL, davacı ... için 4.107,54TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... Petrol Ürün. Paz. İnş. Oto. Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. Vekili, ceza dosyasından alınan kusur raporuna itiraz ettiklerini, sigorta şirketi tarafından davacılara ödeme yapılmış olması nedeniyle davacıların zararlarının karşılandığını, talep edilen manevi tazminat miktarının çok fahiş olduğunu, aracın kasko sigortasının ... Sigorta A.Ş. tarafından yapıldığı dikkate alınarak davaya dahil edilmesini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...Ş. vekili, davacı tarafın başvurusu üzerine 04/07/2012 tarihinde 91.546,29 TL ödendiğini, ödeme yapılırken SGK tarafından davacı tarafa bağlanan 67.169,83 TL rücuya tabi peşin sermaye değerli gelirin rücuya tabi kısmının Yerleşik Yargıtay İçtihatları gereği tazminattan indirildiğini, SGK tarafından söz konusu rücuya tabi peşin sermaye değerli gelirin müvekkili şirketten tahsili için Bakırköy 17. İş Mahkemesi 2013/853 Esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine rücuen alacak davası açıldığını, davanın halen devam ettiğini, Bakırköy 17. İş Mahkemesinin 2013/853 esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması ve ek ödeme yapılmasına karar verilmesi durumunda
    müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelerin dikkate alınmasını, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini ve neticede davanın reddini savunmuştur.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı ...için 33.930,64 TL, ... için 2.508,25 TL, ... için 3.218,31 TL, ... için 4.107,54 TL olmak üzere toplam 43.764,74 TL"nin davalı ...Ş bakımından 04/07/2012 tarihinden, davalılar ... Petrol ve ... bakımından ise olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, davacı ...için 15.000,00 TL, ... ..., ... ve ... için 6,000,00"er TL olmak üzere toplam 57.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... Petrol"den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiş, 29/12/2016 tarihli ek kararla manevi tazminata ilişkin kısımda 7.000’er TL ibaresinin 6.000 TL olması gerekirken sehven yazılmış olduğu belirtilerek HMK m. 304/1 gereğince 6.000’er TL olarak düzeltilmesine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekilinin ve davalı ... Petrol Ürünleri Pazarlama Inş Oto Gıda San Ve Tic Ltd Şti vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 21/11/2016tarihli 2015/158 E - 2016/892 K sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, maddi Tazminat talebinin kabulü ile davacı ...için 33.930,64 TL, ... için 2.508,25 TL, ... için 3.218,31 TL, ... için 4.107,54 TL olmak üzere toplam 43.764,74 TL"nin davalı ...Ş bakımından 19/11/2011 tarihinden, davalılar ... Petrol ve ... bakımından ise olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davalı ...için 25.000,00 TL, davacılar ...,... için 10.000,00"er TL, ...,... için 15.000,00"er TL olmak üzere toplam 115.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ... Petrol"den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin
    reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"ya eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında, 2019 yılı için 58.800,00 TL"dir.
    Davacı ... dışındaki diğer davacılar tarafından temyize konu edilen karar, bu davacılar için reddedilen manevi tazminat miktarı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacılar vekilinin davacı ... dışındaki diğer davacılar yönünden temyiz dilekçesinin, bu davacılar için reddedilen manevi tazminat miktarları yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde,
    kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı ... lehine takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin, davacı ... dışındaki diğer davacılar yönünden reddedilen manevi tazminat miktarlarına dair temyiz isteminin (dilekçesinin) REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA; Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine, kararın bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 09/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara