Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4397 Esas 2020/1585 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4397 Esas 2020/1585 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/4397
Karar No : 2020/1585
Karar Tarihi : 17/02/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4397 Esas 2020/1585 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/4397 E.  ,  2020/1585 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine,dair verilen hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davalı ... şirketi nezdinde ... poliçesi ile sigortalı bulunan,davacının murisi olan oğlu ...’in içerisinde yolcu olarak bulunduğu,dava dışı ... ...’ın sevk ve idaresindeki aracın 09/11/2015 tarihinde karıştığı tek taraflı trafik kazasında, ... ...’ın vefat ettiğini, müvekkilinin olay nedeniyle destekten yoksun kaldığını beyanla, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ve belirsiz alacak davası olarak şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 20.10.2016 tarihli dilekçesiyle; dava değerini, 52.746,35 TL ‘ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12.12.2016 gün ve 2016/42 E.-2016/691 K. sayılı ilamında toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 52.746,35 TL"nin dava tarihi olan 20/01/2016 tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacıya ödenmesine karar verilmiş; davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi’nce; davalı tarafın müterafik kusur savunması olmadığı,yargılama aşamasında ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 Sayılı HMK.nun 361/1 maddesi hükmüne göre "Bölge Adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir "
    6100 Sayılı HMK.nun 92/2. maddesine göre "Süre; hafta, ay veya yıl olarak belirlenmiş ise başladığı güne son hafta, ay veya yıl içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde biter."
    Bölge Adliye Ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî Ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliği"nin 208/4 maddesine göre "Kanun yolu başvurusu, kanun yolu dilekçesinin kaydedildiği tarihte yapılmış sayılır."
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekiline 04.06.2018 tarihinde tebliğ edilmiş, 6100 Sayılı HMK.nun 361/1 maddesinde öngörülen iki haftalık yasal süre geçirildikten sonra temyiz dilekçesi 26.06.2018 tarihinde harç yatırılarak temyiz defterine kaydedilmiştir.
    Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden, davalı vekilinin süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara