Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1762 Esas 2020/244 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1762 Esas 2020/244 Karar Sayılı İlamı

Esas No : 2018/1762
Karar No : 2020/244
Karar Tarihi : 29/01/2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1762 Esas 2020/244 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/1762 E.  ,  2020/244 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen tasarrufun iptali davasında verilen davanın kabulüne ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin reddine ilişkin kararın, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davalılardan ..."ın müvekkili bankadan tüketici kredisi çektiğini ve hiç bir taksidini ödemediğini bu nedenle borçlu hakkında Aydın İcra Müdürlüğünün 2017/545 sayılı dosyasından icra takibine başlandığını, bir yandan da davalı borçlunun muvazaalı olarak eski öğrencisi davalı ..."in alacaklı olduğu 50.000,00 TL bedelli bir senet düzenleyerek hakkında Aydın İcra Dairesinin 2016/80686 sayılı dosyasıyla aleyhine icra takibine girişilmesini, borçlu ile birlikte hareket eden davalı ..."in de takip kesinleşir kesinleşmez borçlunun maaşına başka haciz gelmemesi için haciz konmasını sağladığını oysa ki davalı ...’in hem yaşı hem de mali durumu gereği 50.000,00 TL"yi arkadaşına vermesinin mümkün olmadığını, derece ve sıra kararı düzenlendiğinde davacının ilama dayalı alacağını alamadığını, olayların gelişimi dikkate alındığında davalılar arasındaki bono tanzimi ve icra takibi işlemlerinin davacıların alacağını etkisiz bırakmaya yönelik ve muvazaalı
    olması sebebiyle dava açmak zorunda kaldıklarını belirterek Aydın İcra Dairesinin 2017/545 Esas sayılı dosyasının alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere Aydın İcra Dairesinin 2016/80686 sayılı dosyasının muvazaa sebebiyle olmadığı takdirde İİK 277 ve devamı maddeleri gereği takip iptali davası olarak görülmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, davalının diğer davalı ..."a daha önce verdiği borcun ödenmemesi sebebiyle 22.09.2016 tarihinde takip başlattığını, Aydın İcra Dairesinin 2016/80686 sayılı dosyasında takibin yürütüldüğünü, herhangi bir mal varlığı olmadığı için maaş haczi talep edildiğini, davalı müvekkilinin ekonomik durumunun gayet iyi olduğunu, icra dayanağı bononun her zaman düzenlenebilmesinin ve istenilen tarihte vade konmasının mümkün olmasının tüm takipler için geçerli olduğunu bu sebeple varsayım üzerine muvazaa iddiasında bulunmanın mümkün olmadığını, olayda tasarrufun iptali şartlarının bulunmadığını ayrıca davalıların öğretmen öğrenci ilişkisi içinde olmadıklarını bunun da asılsız bir iddia olduğunu yine davalı müvekkiline ait banka hesap hareketleri incelendiğinde dava konusu rakamların çok üzerinde mevduat hareketliliği bulunduğunun görüleceğini çünkü davalı ..."in ailesinin de maddi durumunun çok iyi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile Aydın İcra Müdürlüğünün 2016/80686 sayılı icra takibinin, davacının Aydın İcra Müdürlüğünün 2017/545 esas sayılı dosya nolu alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere iptaline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davalı ... vekilinin istinaf taleplerinin HMK"nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı ... vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 2.715,81 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına 29/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu Kararlara da bakmak isteyebilirsiniz:

    Avukata Sor Hemen Ara